Yesim Ersavaş

Bayram’ın Büyüsü

Genç bir kız elindeki torbaları bırakıp karşıdan karşıya geçmekte zorlanan yaşlı bir amcanın yardımına koşuyor. Trafikte gözlerime inanamıyorum, aynı anda girdiğimiz bir kavşakta bir sürücü bana kibarca yol veriyor. Bir başka sürücü karşıya geçmeyi bekleyen anne ve kızına yol vermek için yaya geçidinde duruyor. Asansöre binenler ve inenler birbirini selamlıyor. Alışveriş esnasında hem çalışanlar hem de müşteriler birbirlerine güler yüzlü ve sabırlı davranıyor. Semt pazarında pazarcı “Bu da benden olsun” diyerek torbaya bir salkım siyah üzüm ilave ediyor ve ekliyor “İyi bayramlar.”

Heart shaped splashKeramet bayramda mı diye düşünmeden edemiyorum. Gündelik hayatta pek görmeye alışık olmadığım birçok olumlu davranışı arife günü ve bayramda görüyorum. Bayramların hoşgörü, dostluk, barış, yardımlaşma, kucaklaşma zamanları olduğunu haklı çıkarmak istercesine herkes bu günlerde gözüme daha bir farklı gözüküyor.

Dikkat ediyorum, insanlar olumlu iletişim kurmaya, pozitif olmaya programlanmış gibi ve çevrelerine de bu pozitif enerjiyi yayıyorlar. Herkes teklifsiz ve karşılık beklemeden birbirine iyi davranmaya ve karşısındakini mutlu etmeye çalışıyor. Bayramlarla ilgili bize çocukluğumuzdan beri öğretilen olumlu söylemler sanırım bilinçaltımıza o kadar işlemiş ki, hiç ummadığımız kişiler bile bu günlerde sanki kanatsız melek oluvermişler.

Bu durumdan şikayetçi değilim, tam tersine, insanın “keşke her gün bayram olsa” diyesi geliyor. Bunun mümkün olmayacağını hepimiz biliyoruz. Peki, insanlar her gün bayrammış gibi davranışlarını olumlu yönde değiştirseler nasıl olurdu? Her gün sevgi ve saygının paylaşıldığı, dayanışma ruhunun ön plana çıktığı, hoşgörü ve dostluk bilinciyle kucaklaşan insanların yaşadığı bir toplumu kim istemez ki?

Aslında herkes önce kendini değiştirmekle işe başlasa, bu dediklerimin olmaması için bir sebep yok. Aynı küçük bir taşın suya düştüğünde çevresinde oluşturduğu halkalar misali, yaratacağımız bu olumlu hava da genişleyerek çevremize yayılabilir.

Önce biz etrafa hangi gözlüklerle bakıyoruz kendimize bir soralım. Hangi gözlüklerle bakarsak, hem biz hem karşımızdakiler bundan fayda sağlar? Olumlu enerjimizi nasıl çevremizdekilere yayabiliriz? Hangi davranışımız ya da söylemimiz karşımızdakileri mutlu eder? Karşımızdakilerden ne bekliyoruz? Biz onlara nasıl davranıyoruz? Cevapları biliyorsak, belki bir sonraki bayramı beklemeye gerek kalmadan her günü bir bayram havasında yaşayabiliriz.

Sevginin, saygının, huzur ve barışın hep bizlerle olacağı nice bayramlar dilerim.

Sevgilerimle

Post a Comment